Ruhumun eyvahları deste deste gül gibi
Sunulur her bir sabah sana, yâ Resulallah
Ufkumun karanlığı çekiliyor tül gibi
Aydınlık dünyamıza kana, yâ Resulallah
Çağıldasın her akşam hüzün yayan haliyle
Titresin sıtmalanmış dilinin melaliyle
Dağılan bulut gibi efkâriyle, kaliyle
Hasretler sen eksenli güne, yâ Resulallah
Derman yoksulu eller seni arar seherde
Ferman yoksulu erler gezer durur her yerde
Bir gün nurdan ellerin elimize değer de
Visaline nasıl dayana, yâ Resulallah
Eriyor buzlar gibi günahtan dağlarımız
Geçip gider gafletle en güzel çağlarımız
Söner isyan yeliyle asrî çerağlarımız
Kapının bendeleri fenâ, yâ Resulallah
Tutuver ellerinden düşmesin girdaplara
Kapılmasın boğucu hayale, seraplara
Selam göndersen bir kez bu gönlü bîtaplara
Bayram gelir, toy olur cana, yâ Resulallah
Çirkin yüzler ışıldar nurunla aksedince
Ölgün ruhlar canlanır ağaçlar raksedince
Bir nağme duyuluyor hasretin nüksedince
Yakar gider bizleri rânâ, yâ Resulallah