80 (699) yılında Kûfe’de doğdu.
İslâm’da hukukî düşüncenin ve ictihad anlayışının gelişmesinde önemli payı olup daha çok Ebû Hanîfe veya İmâm-ı Âzam diye şöhret bulmuştur. Ebû Hanîfe onun künyesi olarak zikrediliyorsa da Hanîfe adında bir kızının, hatta oğlu Hammâd’dan başka çocuğunun bulunmadığı bilinmektedir. Bu şekilde anılması, Iraklılar arasında hanîfe denilen bir tür divit veya yazı hokkasını devamlı yanında taşıması veya hanîf kelimesinin sözlük anlamından hareketle haktan ve istikametten ayrılmayan bir kimse olmasıyla izah edilmiştir (İbn Hacer el-Heytemî, s. 32). Buna göre “Ebû Hanîfe”yi gerçek anlamda künye değil bir lakap ve sıfat olarak kabul etmek gerekir. Onun öncülüğünde başlayan ve talebelerinin gayretiyle gelişip yaygınlaşan Irak fıkıh ekolü de imamın bu künyesine nisbetle “Hanefî mezhebi” adını almıştır. “Büyük imam” anlamına gelen İmâm-ı Âzam sıfatının verilmesi de çağdaşları arasında seçkin bir yere sahip bulunması, hukukî düşünce ve ictihad metodunda belli bir çığır açması, döneminden itibaren birçok fakihin onun görüşleri ve metodu etrafında kümelenmiş olması gibi sebeplerle açıklanabilir.
Ebû Hanîfe 150 yılının Şâban ayında (Eylül 767) Bağdat’ta vefat etti.
Cenazesi vasiyeti üzerine Hayzürân Kabristanı’nın doğu tarafına defnedildi. Daha sonra Şerefülmülk Ebû Sa‘d el-Müstevfî tarafından 459 (1067) yılında üzerine bir türbe yaptırılıp çevresine de medrese inşa ettirilmiştir (Velîd el-A‘zamî, s. 11).
Kabri bugün Bağdat’ta kendisine nisbetle Âzamiye diye anılan mahaldedir.
İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe (Âzamiye) Külliyesi – Bağdat/Irak
İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe’nin türbesi içindeki sandukası – Bağdat/Irak
Ebû Hanîfe’ye doğrudan nisbet edilen eserler şunlardır:
1. el-Müsned.
2. el-Fıḳhü’l-ekber.
3. el-Fıḳhü’l-ebsaṭ.
4. el-ʿÂlim ve’l-müteʿallim.
5. er-Risâle. Ebû Hanîfe,
6. el-Vaṣiyye.
7. el-Ḳaṣîdetü’n-Nuʿmâniyye.