EY GÜL
|
|
Ey Gül, ey Gonca-i
Nûr, meftun yaprak, hâr sana.
Mûcize saltanatın taşları ayna yapar,
Senin Zâti Akdesin âlemlere rahmettir,
Bu nice iştiyaktır, ey en güzel Sevgili?
Nazarın kalbe şifâ, sözün hikmet incisi,
Misk kervanı kapında karar kılmıştır Senin,
Ay, güneş, zühre, ülker, nûruna pervanedir.
Senin yolun hep açık, gidişin Allah'adır,
Güzelliğin âlemde misli bulunmaz inci,
Dedin ki: "Şükreden kul olmak istemem mi ben?"
Her mûcizen parmakla gösterilmede Senin,
Hicranın bir kütüğü dertle bîkarar etti,
Cennetin çiçekleri Senin kokunu taşır,
Güneş güzel yüzünden parlaklık aldı ey
Gül,
Aşkının esiridir, ne çöl, ne de dağ tanır;
Varlık bahçesi Senin nurundan yaratıldı,
Tebessümün ayların; zührenin sevincidir,
Güllerin efendisi
olmak kolay değildir,
Yusuf, Senin dalında çiy tanesidir sanki,
Fazlının eteğine akıllar erişemez,
Hâk-i pâyine sürsem bir kerecik yüzümü, Malûm: GÜL Muhammed remzidir. Sallallahu Aleyhi ve Sellem.
(II Rebiü'lEvvel 1422/03/06/2001) Mayıs 2002 Beyan Dergisinden iktibas edilmiştir.
|
Günün Hadisi> |
|
Salavât ile ilgili yazılar |
Günün Kitabı |
Günün Hadisi> |
|
Salavât ile ilgili yazılar |
Günün Kitabı |